Dünya finansal uçurumun kenarından döndü

Dünya finansal uçurumun kenarından döndü

Sep 28, 2022

Bugün öğle saatlerinde İngiltere Merkez Bankası Bank of England'ın kendi tahvil piyasasına müdahalesini gördük. Yani ilk bakışta olay BoE'nin İngiltere piyasasına müdahalesi gibi duruyordu.

BoE, 14 Ekim'e kadar sınır olmaksızın gerektiği miktarda uzun vadeli İngiliz devlet tahvilleri satın alacağını açıklamıştı.

Yani bir bakıma piyasaya sınırsız pound sürme sözü veriyordu.

Ancak bu müdahalenin sonrasında gerçekleşen etkileri ben de dahil hemen hemen herkesi şaşırttı.

Dünden beri dünya finans piyasaları korkunç durumdaydı. Küresel yayın yapan ekonomi kanalı Bloomberg sürekli olarak algıyı İngiliz poundu'nun düşmesi üzerine odaklayarak küresel finansın çöküşünü gizlemeye çalışıyordu.

O esnada ABD tahvillerinde tam bir çöküş yaşanıyor, Çin para birimi ciddi değer kaybediyordu. Hemen hemen tüm küresel ekonomik veriler bozulmuş ve adeta bir yokuştan aşağı gidiyor gibiydi.

İşte bu noktada Bank of England müdahalesi geldi... Bank of England'ın tek bir kararla bu kadar etki üretmesi akıl almazdı. Ancak işin şaşırtıcı yanı bundan sonra başladı...

İngiliz tahvillerinin fiyatının artması tabii ki beklenen bir gelişmeydi ama bununla beraber çok garip bir başka resim ortaya çıktı...

Uzun süredir düşmekte olan ABD Borsası'nda yükseliş başladı ve aylardan beri en büyük sıçrayışını yaptı.

ABD Tahvil fiyatlarında büyük bir artış meydana geldi...

ABD Doları diğer para birimlerine karşı Ağustos'tan beri en ciddi düşüşünü kaydetti...

Altın ve neredeyse tüm emtia fiyatları artışa geçti...

ABD doları karşısında son derece kötü duruma düşmüş olan Euro bile sıçradı ve yükseldi...

Bu yazının yazıldığı an itibariyle henüz Türk Lirası'nda ve Çin Yuanı'nda ciddi bir gerileme olmadı. Türk Lirası dün 18.55'leri görmüştü, şu anda 18.53 seviyelerinde ve son derece hareketli. Doların Yuan değeri ise 7.20 seviyelerinde ve hala çok değer kaybetmiş durumda. Sanki TL ve Yuan ayrı bir sisteme alınmış gibi duruyor. Gelişmeleri dikkatle takip etmek gerekir. Şimdilik belirsizlik hakim.

İngiltere bu müdahalenin geçici olduğunun altını çizdi. Kısacası dünyayı sürekli sırtımda taşıyamam mesajı verdi.

Dünya ekonomisinin tüm dengelerini tek müdahaleyle düzeltecek başka bir finansal merkez olduğunu sanmıyorum. Ancak onun da imkanları sınırlı.

Bu durumda düzene girmek için İngiltere'nin müdahalesine muhtaç olan dünya ekonomisinin hali içler açısı demektir. İngiltere dışında hiç bir finans merkezinin gidişata kısa süreli bile olsa dur diyecek gücünün kalmadığının da göstergesidir.

Belki de bu nedenle Liz Truss hükümetinin vergi kesintisi planına küresel aktörler bu kadar yüksek sesle karşı çıkıyor. Çünkü vergiler düşerse Bank of England hükümete ve İngilizlere çalışacak, kaynaklarını onlara kullanacak. Oysa görüldüğü üzere bitik dünya ekonomisinin İngiliz kaynaklarına ihtiyacı var.

Sorun o kadar büyük ki, İngiliz müdahalesi bile kısa vadede yeterli olmayabilir. Bunu da takip edip görmek gerekiyor.

"Küresel Ekonomi - Çöküş Teorisi" makalesinde çok net biçimde kanıtlarıyla ortaya koyduk...1970'li yıllardan, hatta 60'lı yıllardan beri bugünlerde yaşanan krizin olacağı biliniyordu. Ve araştırmamız neticesinde ortaya çıkan rakamlar devasa. Resmi dünya ekonomisinden daha büyük bir merdiven altı finans piyasası dünya sistemini adeta bir girdap gibi içine çekiyor.

İngiltere'nin geçici müdahalesi ile kurtarılan dünya ekonomisi, İngiltere'nin müdahalesi bittiğinde, 14 Ekim sonrasında ne yapacak?

Kendisini kurtaracak bir mekanizmaya sahipmiş gibi görünmüyor.

Ve medya sürekli olarak insanların gerçekleri görmesini engellemek için uğraşıyor. Mesela, Bank of England'ın müdahalesinin İngiliz emeklilik sektörünü kurtarmak için olduğunu söyleyen Financial Times, neden tüm dünya dengelerinin hızla düzeldiğini açıklamaktan aciz. Dünya ekonomisi İngiliz ekonomisindeki duruma göre mi belirleniyordu şimdiye kadar? Amerikan tahvillerinin fiyatı İngiliz emeklilik sektörüne mi fikslenmişti? ABD Borsası haftalardır neden hareket edemiyordu? Altın fiyatları nasıl harekete geçti? Yerlerde sürünen Euro nasıl da birden canlandı? Tüm bu olanları görmeyip bize medyanın anlattığı hikayeye mi inanacağız?

Medya olaylar arasındaki nedensellik bağlantılarını ortadan kaldırıp, bize bir sürü yanıltıcı sebep-sonuç ilişkisini yem olarak atarak gerçek mekanizmayı gizlemeye çalışıyor. Bu çok açık hale geldi.

Ve ne yazık ki geniş kitleler bu medyaları takip ederek hayal alemlerinde önlem alabilecekleri hayati zamanı yitiriyorlar.

29 Eylül UPDATE 1:

Müdahalenin ertesi günündeyiz. Bank of England'ın müdahalesi şimdilik etkili olmuş gibi duruyor. Ancak kesinlikle tüm parametreler negatife dönme eğilimini belirtir şekilde eksiye doğru hareketli. Özellikle tahvil piyasalarında değer kaybına doğru güçlü eğilim devam ediyor. Dün toparlanan tahvil fiyatları bügün, dün elde ettikleri kardan yemeye başladılar.

Şu çok net, küresel piyasalar Bank of England bıraktığı anda serbest düşüşe devam edecek gibi. Küresel medya ve sosyal medya, İngiliz hükümetinin bütçe planına saldırmaya devam ediyor ve kaynakların kendisine aktarılmasını istiyor.

Çin, İngiliz müdahalesinden faydalanamadı. Yuan'ın çöküşünü durdurmak için bugün Çin rejimi bankaların Yuan'a müdahale için güçlerini toplamasını ve birikim yapmasını istedi. Ancak finansal aktörler Çin'in boş konuştuğunu ve buna müdahale edecek gücü olmadığını düşünüyor ki ben de bu görüşe katılıyorum.

Küresel finans sistemindeki balonun büyüklüğü sanılanların çok ötesinde olabilir. İngiltere'nin finansal kaynaklarının sınırına gelindiği anda çöküşü başka sebeplere bağlama amacındaki rejimlerin hemen savaş kaos vb yollara başvuracaklarına dair sinyaller devam ediyor... Eğer İngiliz Merkez Bankası müdahale etmeseydi ne olurdu sorusunun cevabı çok renkli ama acı bir cevap olur heralde.

4 Ekim UPDATE 2:

Bank of England'ın müdahalesinin etkileri piyasalara adeta bir bahar havası yaşatmaya başladı. ABD tahvil fiyatları artarken, bu durum borsalara da yansıdı ve borsa değerlerinde de yalancı bir bahar havası esiyor. ABD tarafından desteklenen pek çok para birimi de dolara karşı değer kazandı.

Avrupa ülkeleri tahvil fiyatları da değerleniyor ve genel olarak piyasalar toparlanmış durumda. Bank of England'dan gelen paranın "gerçek para" olduğu anlaşılıyor. Bugün geçen haberlerde İngiliz Finans Bakanı Kwarteng'in Bank of England'a 100 milyar poundluk tahvil alım izni verdiğini bildiriliyor. Son bir kaç gündür pound dolara karşı son derece güçlendi ve 1.1330 seviyelerine geldi. Yani BOE 113 milyar dolarlık bir tahvil alım işlemi gerçekleştirme potansiyeline sahip. Ne kadarını kullanacağını bilmiyoruz ancak gerektiği kadar diye yapılan ilk açıklama hala geçerli.

Ancak medya piyasalardaki bahar havasının sebebini çarpıtarak ve gizleyerek halka bir manada gel-gel yapıyor. Piyasalardaki düzelmenin İngiltere müdahalesi ile gerçekleştiği ve dünyanın geri kalanının bu tür bir müdahale yapma gücü olmadığının ortaya çıkmasını istemiyorlar. Durumları son derece bozulmaya başlayan İtalya ve Fransa, henüz yeterince silkeleyemedikleri Almanya'nın kaynaklarını emmek için ortak bono çıkarmayı önerdi. Şu an koloni olan Almanların nereye kadar dayanacağı belirsiz.

Credit Suisse Bankası'nın CDS'leri 550 puana çıkarak rekor kırdı. Banka İngiliz müdahalesi olmasa şu an batmıştı. Müdahalenin biteceği 14 Ekim'den sonra gelişmelerin yönü bilinemiyor ancak Birleşmiş Milletler FED ve diğer merkez bankalara faiz artırımını durdurun mesajı yolladı. Sebep olarak tabii saçma sapan şeyler söylediler çünkü esas mekanizmanın bilinmesi istenmiyor. Tahvil fiyatları tekrar düşüşe geçerse İngilizler bu sefer kurtaramaz ve tahvile dayalı tüm balon patlayabilir. Credit Suisse Bankası'nın CEO'sunun "Anka kuşu gibi küllerimizden doğabiliriz" açıklaması, bankanın batmış olduğunu net biçimde ifade ediyor.

Türkiye ile ilgili olumsuz haberlerin sayısı artmaya başladı. Türkiye'nin Rusya'ya enerji ödemelerini 2024'e kadar askıya almak isteğini ilettiği ortaya çıktı. S&P Türk bankaların kırılgan yapısına dikkat çeken bir açıklama yaptı. İngiliz müdahalesi sonrası Dolar dünya paralarına karşı değer kaybederken TL'ye karşı değer kazanmaya devam etti. Gün içinde 18.58'lere kadar gelen parite öğleden sonra 18.54'lere gerilese de, bu seviyede bir müdahalenin bile TL'nin değerini aşağı çekmemesi, TL'nin şu an aşırı değerli olduğu ve dolara fiksleme yoluyla bu seviyede tutulduğu tezimizi destekliyor. CDS puanı Rusya'dan sonra dünyada en yüksek seviye bulunan Türkiye'nin finansal açıdan son derece ciddi bir durumla karşı karşıya olduğunu söyleyebiliriz. Durumu yakından izlemek şart.

6 Ekim UPDATE 3:

Piyasalar eksiye doğru eğilimli olmakla birlikte hala müdahalenin etkisiyle belli bir dengede diyebiliriz. Ancak tahvil fiyatları tekrar düşmeye başladı ve bu da sorunun aynen devam ettiğini gösteriyor. Bu sorunun düzelme ihtimali de ne yazık ki yok diyebiliriz. Tahvil fiyatlarının ne kadar hızlı hareket edebildiğini gördük, benzer bir hareket bu sefer dünya ekonomilerini sert biçimde vurabilir.

Bank of England Başkan Yardımcılarından Sir Jon Cunliffe tarafından yapılan yazılı açıklamada 28 Eylül'de BOE müdahalesinin İngiliz bono piyasalarını finansal krize girmekten kurtardığını açıkladı. Bunun dışında riskler geçene kadar müdahale modunda kalmaya devam edeceklerini belirtti. Açıklamada önemli bir başka nokta da emeklilik fonlarının zayıf yanlarını görmüş olduklarını ve önlemlerini alabileceklerinin altını çizen bir ton içeriyordu açıklama.

Açıkçası bu açıklamanın psikolojik olarak da piyasaları yönlendirme amacı taşıdığını net biçimde görüyoruz. Bu yazıyı başından itibaren okursanız, sorunun İngiltere ile sınırlı olmadığını görebilirsiniz. Ancak sorun sadece İngiltere'de imiş ve BOE'nin müdahalesi sadece İngiliz piyasasını kurtarmış gibi bir açıklama yapmak, dolaylı olarak sanki diğer piyasalarda böyle bir risk yokmuş psikolojisi oluşturmaya neden olacaktır.

Bunun bir sebebi olmalı...

Benim görüşüm, BOE bu müdahale sayesinde kendi piyasalarındaki oyunculara başlarına ne geleceğini gösterdi. Bu gerçekleşen durumu bir fırsat olarak adeta bir tatbikat gibi kullandılar.

Şu anda emeklilik fonları risklerini azaltmak için gereken işlemleri yapacak zamana sahipler. Bunun için paraya da sahipler.

Ancak sorunun İngiltere ile sınırlı olmadığını biliyoruz. Peki İngiltere kendi risklerini azalttığında ve sistemin altından elini çektiğinde ki buna çok fazla bir zaman olduğunu sanmıyorum, dünyanın geri kalanına ne olacak?

Media tarafından uyutulmaya devam eden insanlık hala sorunun İngiltere'de olduğunu zannediyor. Belki de içlerinden oh olsun diyorlardır ama aslında çok değerli zamanın kaybedildiğinden habersizler...

NOT: Küresel Ekonomi-Çöküş Teorisi ve 6'nın Sırrı makaleleri konuyla ilgili mutlaka okunmalı. 6'nın Sırrı makalesinde İngiliz para sistemi ile ilgili kimsenin bilmediği bazı detayları gün yüzüne çıkardık. Bunları bilmek de İngiliz finans sistemini anlamak açısından faydalı olabilir. Aşağıdaki linkten bu çalışmalara ulaşabilirsiniz.

NOT: Burak Turna’nın çalışmalarını desteklemek ve gerçekleri tüm açıklığı ile öğrenmek için, Burak Turna kitap ve makalelerini www.robottopub.com adresinden e-kitap formatında cihazınıza indirebilirsiniz.

Enjoy this post?

Buy Robotto Mag a tea

More from Robotto Mag